Mobil kullanıcı sayısı son derece hızlı bir şekilde artıyor. Kullanıcıların beklentileri doğrultusunda şekillenen mobil ekosistemdeki mevcut mobil uygulama sayısı da azımsanamayacak oranda bir artış gösteriyor. Çünkü kullanıcılar her an her yerde yanlarında taşıdıkları mobil cihazları üzerinden mekan ve zaman kısıtlaması olmadan oldukça hızlı bir şekilde işlem gerçekleştirme olanağından yararlanmayı tercih ediyorlar.
İstatistiklerden elde edilen veriler sonucunda 2017 yılında kullanıcıların mobil cihazlarına toplam 178,1 milyar adet mobil uygulama indirdikleri gözlemleniyor. Bu sayının 2022 yılı itibarıyla 258,2 milyara yükselmesi bekleniyor. 2018 yılının ilk çeyreğine bakıldığında ise sadece Apple işletim sisteminin uygulama mağazası App Store ve Google’ın uygulama mağazası Play Store üzerinden indirilen mobil uygulamaların sayısının 25,4 milyara ulaştığı kaydediliyor.
Bütün bu rakamlar ışığında dijital dönüşümden geçen dünyaya ayak uydurmak ve hedef kitlesine etkili bir şekilde hitap etmek isteyen her işletmenin artık bir mobil uygulama sahibi olmasında fayda olduğu çıkarımı yapılabilir. Fakat elbette rekabetin son derece yoğun olduğu mobil dünyada sadece mobil uygulama sahibi olmak, başarı hedeflerine ulaşmak için yeterli olmayabiliyor. Bu anlamda uygulama mağazalarında benzerlerinden farklılaşan bir mobil uygulama sahibi olmak adına belirli adımlar atmak önem taşıyor.
Peki mobil uygulama mağazalarındaki sıkı rekabette bir adım öne çıkmak adına hangi noktaları göz önünde bulundurmak gerekiyor?
Dikkat çekici başlık
Kullanıcıların mobil uygulamanızın varlığından haberdar olmalarını sağlamak adına çeşitli pazarlama kampanyaları oldukça etkili olabiliyor. Ancak uygulama mağazalarında gezinen ve ihtiyaçlarına karşılık verecek bir mobil uygulama arayışında olan kullanıcıları yakalayabilmenin sırrı, uygulama mağazası optimizasyonunda (app store optimization, kısaca ASO) gizli.
Mobil uygulamanızı, uygulama mağazalarında yapılan arama sonuçlarında üst sıralara taşıyabilmek için anahtar kelime kullanımı son derece büyük bir önem taşıyor. Dolayısıyla uygulamanızın mağaza sayfasındaki başlığı, gerekli anahtar kelimeleri mutlaka içermeli. Kullanıcıların dikkatini çeken, merak uyandıran ve uygulamanızın işlevini nokta atışıyla özetleyen bir başlık, uygulamanızın bilinirliğini hızla artırabilir.
Bu noktada uygulama mağazalarının başlıkta yer alan kelimelerin karakter sayısını kısıtladıklarını ihmal etmemekte fayda var. Öte yandan halihazırda en yaygın kullanılan uygulama mağazalarından Google Play ve Apple App Store kıyaslandığında, izin verilen karakter sayılarının da farklılık gösterdiği görülüyor. Dolayısıyla bu farklılıkları da hesaba katarak uygulamanın kullanıma sunulduğu mağazaya uyum sağlayan başlıklar seçmekte yarar var.
Fakat elbette buradan izin verilen maksimum karakter sayısını doldurmak gerektiği çıkarımını yapmak doğru olmaz. Nitekim uzun başlıklar, kafa karışıklığına yol açabildiğinden dolayı kullanıcıların rakip uygulamalara yönelmelerine neden olabiliyor. Dolayısıyla dikkat çekici ama kısa ve öz başlıklar tercih edilerek sağlıklı sonuçlar alınabilir.
Sade açıklama
Kullanıcıları dikkat çekici bir başlık ve göz alıcı bir logo yardımıyla uygulama sayfanıza göz atmaya teşvik ettiniz. Şimdi ise sıra, kullanıcıların uygulamanıza bir şans tanımaya karar vermesi adına uygulamanızı doğru ve etkili bir şekilde tanıtma aşamasında. Uygulamanızın içeriğini, sahip olduğu işlevleri ve onu benzerlerinden ayıran özellikleri anlaşılır ve hedef kitlenize hitap eden ifadelerle kullanıcılara aktarmalısınız.
Öncelikle uygulamanızın açıklama kısmını sade bir dille kurgulamanız son derece büyük bir rol oynuyor. Açıklama metnini okuyan her kullanıcı, uygulamanızın ne işe yaradığını ve uygulamayı cihazlarına neden indirmeleri gerektiği konularında hızlı bir şekilde bilgi sahibi olmalı. Ancak yazınız sadece bilgilendirme ekseninde dönen kuru cümlelerden de oluşmamalı. Kullanıcıların dikkatini üzerine toplayan ve merak uyandıran bir giriş paragrafı ile ilgi çekmek gayet mümkün.
Açıklama metninde uygulama özelliklerini maddeler halinde sıralayabilirsiniz. Böylece kullanıcılar ilk bakışta uygulamanızın içeriği ve hangi soruna çözüm ürettiği hakkında bir fikir edinebilir. Elbette gerekli anahtar kelimeleri içeren kısa ve öz cümleler kullanmayı göz ardı etmemek önemli. Açıklama metnini vurucu bir CTA (call to action) cümlesiyle sonlandırmak ise kullanıcıları harekete geçmeye teşvik edebilir.
Diğer yandan uygulama mağazalarının küresel bir platform olduğunu unutmamalısınız. Günümüz dünyasının ortak dili İngilizce olarak değerlendirilse de hiç kuşkusuz herkesin eşit seviyede yabancı dil bilgisine sahip olduğu varsayımında bulunmak doğru olmaz. Bu anlamda sade ve basit cümlelerden oluşan bir uygulama açıklama bölümü birçok açıdan avantajlar sağlayacaktır.
Etkileyici görsel ögeler
Bir resmin, bin kelimeye bedel olduğu söylenir. Bu iddia özellikle uygulama mağazaları söz konusu olduğunda kritik bir değer kazanıyor. Çünkü kullanıcıları uygulamaya indirmeye motive eden bir uygulama açıklama bölümünde yazı ve görsel, birbirini destekleyerek el ele giden iki unsur olarak öne çıkıyor.
Göz alıcı görsel ögeler ile açıklama metnini destekleyerek uygulama tanıtımınızı büyük oranda zenginleştirmeniz mümkün. Uygulamanızın nasıl bir görünüme sahip olduğunu ekran görüntüleri, nasıl çalıştığını ise videolar ile kullanıcılara oldukça etkili bir şekilde anlatabilirsiniz. Kullanıcıların dikkati öncelikli olarak görsel ögelere yöneleceğinden dolayı görsel seçimlerinize özen göstermeniz önem taşıyor. Bu doğrultuda birinci görselin ilk görüntülenecek görsel olması nedeniyle en önemli ve göze çarpan ekran görüntüsü olduğundan emin olmalısınız.
Araştırmaların ortaya koyduğu verilere göre 2018 yılında dünya nüfusunun dörtte birinin video içerikleri mobil cihazları üzerinden izleyeceğinin öngörüldüğünü biliyor muydunuz? Video içeriklere olan talep hiç olmadığı kadar yüksek ve uygulama mağazalarında da durum benzer şekilde. Buradan yola çıkarak, ekran görüntülerini uygulamanın nasıl kullanıldığını gözler önüne seren ön izleme videoları ile desteklemekte fayda var.
Yüksek puan
Hiç şüphesiz ki yüksek bir puana sahip olan mobil uygulamalar, uygulama mağazalarının liderleri konumuna yükseliyor. Diğer kullanıcıların olumlu yorumlarını ve değerlendirmelerini inceleyen kullanıcılar, söz konusu uygulamayı indirmeye daha fazla eğilim gösteriyorlar. Özellikle ücretli uygulamaların değerlendirmeleri, kullanıcıların satın alma evresinde son derece büyük bir rol oynuyor.
Yüksek puanlı mobil uygulamalar incelendiğinde ise belirli ortak noktalar göze çarpıyor. Kullanıcı deneyimini el üstünde tutan, hatasız bir performans sergileyen, tasarruflu bir batarya tüketimi sağlayan, cihazların hafızasında gereğinden fazla alan kaplamayan uygulamalar elbette yüksek puanlarla ödüllendiriliyor.
Uygulamanızın puanını yükselterek olumlu kullanıcı yorumları elde etmeyi hedefliyorsanız, kullanıcıların geri bildirimlerini dikkate alarak güncellemeler yayımlamalısınız. Bunun yanı sıra şeffaf bir iletişim stratejisi, hızlı geri dönüş ve donanımlı bir teknik destek ile kullanıcı memnuniyetini üst seviyelere taşıyabilirsiniz. Üstelik uygulamanızı sezona ve özel günlere göre düzenli olarak güncelleyerek, kullanıcılar ile olan etkileşiminizi de artırabilirsiniz.
Mobil uygulama oluşturma platformu MobiRoller’ın profesyonel ekibinden destek alarak uygulama mağazalarında kullanıcıların dikkatini üzerine toplayan bir mobil uygulama sahibi olmak mümkün. Siz de başarı merdiveninde hızla tırmanan kaliteli ve sağlam altyapıya sahip bir mobil uygulama geliştirmek istiyorsanız, hemen bir MobiRoller hesabı oluşturun ve mobil dünyanın ayrıcalıklarından faydalanmaya başlayın.