Skip links

Mobil uygulamaları baştan yaratan tasarım trendleri

Dijital dönüşümün son hızla devam ettiği günümüz dünyasında hem zamandan hem de maliyetten tasarruf etmeyi sağlayan elektronik işlemlere olan talep giderek artıyor. Ancak hiç kuşkusuz ki mobil cihazlar ve beraberinde gelen mobil uygulamalar, en çok tercih edilen platform olma yolunda basamakları hızla tırmanıyor.

Mobil kullanıcı davranışlarını inceleyen araştırmaların ortaya koyduğu veriler ışığında modern teknolojiye en hızlı adapte olan kuşak olarak da bilinen Y kuşağının yüzde 87’sinin akıllı telefonlarını sabah akşam fark etmeksizin her an yanlarında taşıdığı gözlemleniyor. Bu durum da başarı yakalamayı hedefleyen herkesin hedef kitlesiyle doğru bir biçimde etkileşime geçebilmesi adına bir mobil uygulama sahibi olması gerektiğine işaret ediyor.

Artan mobil kullanıcı sayısıyla beraber mobil ekosistemdeki rekabet de her geçen gün yoğunlaşıyor. İstatistikler 2018 yılının ilk çeyreği itibarıyla Android işletim sistemine özgü mobil uygulama mağazası Google Play Store’da toplam 3 milyon 800 bin uygulama olduğunu gösterirken, Apple’ın uygulama mağazası App Store’da ise 2 milyon adet uygulama mevcut olduğunu gözler önüne seriyor.

Sayısı bir hayli fazla olan mobil uygulamaların arasında kullanıcılara etkili bir şekilde erişebilen mobil uygulamalar incelendiğinde ise bazı ortak noktalar göze çarpıyor. Başarılı mobil uygulamalar, tasarım ve işlevsellik arasında doğru bir denge kuruyor. İdeal bir kullanıcı deneyimi sunan ve aynı zamanda gündemi belirleyen tasarım trendlerine uyum sağlayan mobil uygulamalar, benzerlerinden kolaylıkla farklılaşıyor.

Peki mobil uygulamaları başarıya taşıyan güncel tasarım trendleri hangi ortak noktalarda buluşuyor?

Dinamik renkler

Bir mobil uygulamanın ilk bakışta dikkat çekmesini sağlayan iki temel unsur, logo ve isim olarak öne çıkıyor. Ancak mobil kullanıcıların, bir mobil uygulamayı indirdikten kısa bir sonra onu tekrar silmek yerine kullanmaya devam etmelerini sağlayan faktörlerden en önemlisi de söz konusu mobil uygulamanın tasarımı olarak biliniyor.

Hiç şüphesiz ki tasarımın her alanında olduğu gibi mobil uygulama tasarımı söz konusu olduğunda renkler kritik bir değer kazanıyor. Son zamanların öne çıkan trendleri arasında dinamik renklerin gündemde olması da bu durumu doğrular nitelikte. Göze çarpan, dikkat çeken ve merak uyandıran canlı renkler, soluk bir tasarıma sahip rakip uygulamaların geri planda kalmasına zemin hazırlıyor.

Bunun yanı sıra tek renkli arka planlar yerine birden fazla renk geçişinin olduğu “gradient” kullanımı da daha cesur kontrastlı tasarımların oluşturulmasını sağlıyor. Arka plana derinlik kazandırarak zenginleştiren renk geçişlerinin tercih edildiği mobil uygulamalar, kullanıcıların dikkatini başarılı bir şekilde üstüne toplayabiliyor.

Fark yaratan illüstrasyonlar

Başarılı bir tasarım, bir hikaye anlatır. Kullanıcıya hitap eden, etkileşim sağlayan ve bir bağ kuran tasarımlar için özgün içeriklere yer vermek mantıklı bir adım olacaktır. Nitekim her ne kadar hazır şablonlar ve stok görseller ile de oldukça ilgi çekici tasarımlara imza atmak mümkün olsa da, bu tasarımlar özgünlük kategorisinde sınıfta kalabiliyor. Dolayısıyla öne çıkan mobil uygulama tasarımı trendlerinde kişiselleştirilmiş tasarım ögeleri ilk sıralarda yer alıyor.

Bu doğrultuda söz konusu mobil uygulamanın içeriğine ve hedef kitlesine özel olarak elle çizilen illüstrasyonları tercih etmekte büyük fayda var. Mobil uygulamayı adeta bir sanat eserine çevirme potansiyeline sahip yaratıcı illüstrasyonlar ile fark yaratılabilir. Özellikle kişiselleştirilebilen içerikleri talep eden kullanıcılar göz önünde bulundurulduğunda, uygulamanın ruhunu yansıtan el çizimi illüstrasyonlar tercih sebebi yaratacaktır.

Aynı şekilde ikon tasarımında da fark yaratan ve dikkat çeken özgün tasarımlara yönelmek önem taşıyor. Normlardan farklılaşan ve tasarımcıların uygulamalar için özel olarak hazırladıkları ikon tasarımları ile mobil uygulamaya zengin bir görünüm kazandırılabilir. Fakat elbette ikonların ilk bakışta anlaşılır olduğundan ve kafa karışıklığına yol açmadığından emin olmak adına standartlardan pek de fazla uzaklaşmamakta yarar var.

Güçlü tipografi

Elbette mobil uygulamaların tasarım sürecinde sadece fotoğraf ve görsellere odaklanmak doğru olmaz. Uygulamanın içeriğinin azımsanamayacak kadar geniş bir kısmını oluşturan yazıların ve metinlerin görünümü de uygulama tasarımlarında büyük bir önem taşıyor. Bu bağlamda basit ama güçlü tipografi de tasarım trendleri listesinde kritik bir konuma yerleşiyor.

Harf ve sembolleri biçimlendirerek yazıyı forma sokma sanatı olarak tanımlanabilen tipografi, yazıların okunurluğunu belirlediğinden dolayı kullanıcıların dikkatini toplama konusunda büyük bir rol oynuyor. Dolayısıyla yazı tipi, metin formatı ve karakter aralığı gibi değişkenler bir mobil uygulamanın kaderini belirleyebiliyor.

Yazı tipi ve boyutu seçimini doğru bir şekilde yaparak, görsel bir hiyerarşi yaratmak mümkün hale geliyor. Bu anlamda sade ama karakteristik bir yazı tipi, kullanıcıları metinleri okumaya ve uygulamada daha çok vakit geçirmeye teşvik edebilir.

Öte yandan kullanışlı bir arayüz tasarımı oluşturabilmek adına okunabilirliği ihmal etmemek son derece önemli. Bu notkada renk seçimlerini metin ve arka plan arasında uyum olacak, yazıların okunmasını zorlaştırmayacak şekilde gerçekleştirmek önem taşıyor. Üstelik yazı ve arka plana arasından güçlü bir kontrast oluşturmak, çoğu başarılı tasarımın sırrı olarak biliniyor. Aynı zamanda her boyutta eşit derecede okunabilirlik için karar kılınan yazı tipinin ölçeklenebilir olduğundan emin olmakta da yarar var.

Eğlenceli animasyonlar

Mobil kullanıcılar, sadece görsel ve metinden oluşmayan uygulamalara yönelim gösteriyorlar. Verilere göre kullanıcıların yüzde 78’i her hafta online video izlerken, yüzde 55’i ise her gün video izleyerek vakit geçiriyor. Ancak aynı veriler, kullanıcıların dikkatinin ortalama 8 saniye sonra dağıldığını ve başka yönlere kaydığını gösteriyor. Bu noktada hareketli animasyonlar ise hem uygulamanın içeriğine renk kattığı hem de konsantrasyonu yormadığı nedeniyle güncel tasarım trendlerinin gündemine oturuyor.

İçeriğinde hareketli animasyonlara yer veren interaktif mobil uygulamalar özellikle yeni nesil kullanıcılar tarafından oldukça olumlu bir şekilde karşılanıyor. Uygulamanın hedef kitlesine hitap eden yaratıcı animasyonlar, aynı zamanda uygulamayı eğlenceli bir hale getirerek kullanıcıları etkileşime davet ediyor.

Siz de tasarım trendlerini göz önünde bulunduran ve hafızada yer eden arayüz tasarımıyla kullanıcıları ilk bakışta etkileyen kaliteli bir mobil uygulama sahibi olmak istiyorsanız, MobiRoller’ın profesyonel ekibinden destek alabilirsiniz. Trendlere uygun bir biçimde tasarlanan ve indirilme sayısı yüksek seviyelerde olan başarılı bir mobil uygulama için hemen bir MobiRoller hesabı oluşturun ve bir an önce mobil dünyanın ayrıcalıklarından faydalanmaya başlayın.